Deneyim Yapay Zeka, Geleceği Şekillendiriyor !

Son birkaç yıldır yapay zeka (AI) hayatımıza öyle bir hızla dahil oldu ki, bazen bunun sadece bilim kurgu filmlerinde kalmasını dilerdik. Ama dürüst olmak gerekirse, bu teknolojinin günlük yaşamımızı nasıl değiştirdiğini görmek bir yandan da oldukça heyecan verici. Bence en çarpıcı olan şey, yapay zekanın artık yalnızca büyük şirketlerin veya bilim insanlarının kullanımında bir araç olmaktan çıkıp, hepimizin ulaşabileceği bir teknoloji haline gelmesi.

Mesela geçen gün Canva'nın yapay zeka destekli bir özelliğini denedim. Birkaç saniyede mükemmel bir sosyal medya tasarımı ortaya çıkardı. Daha önce saatler harcayarak yapmaya çalıştığım şeyi birkaç tıkla halletti. Kendimi hem şaşkın hem de biraz kıskanç hissettim diyebilirim! Hani yıllardır "kendi emeğimle yapıyorum" diyerek savunduğumuz o detaylar var ya, AI bir anda o emeği kısa devreye alıyor gibi.

Tabii yapay zekanın yalnızca görsel tasarımlarla sınırlı olmadığını hepimiz biliyoruz. Özellikle ChatGPT gibi araçlarla metin yazmak, içerik oluşturmak veya bir fikri hızlıca şekillendirmek artık inanılmaz kolaylaştı. Hatta bazen kendi yazdıklarımı bu tarz araçlarla kıyaslayıp "acaba kim daha iyi yazdı?" diye düşünüyorum. Bu araçlar insanın yaratıcılığını tehdit mi ediyor, yoksa ona yardımcı mı oluyor, bu konuda hâlâ kararsızım. Ama bir yandan da, sabaha karşı 3’te sunum hazırlarken "AI keşke daha önce olsaydı!" dediğim anlar da çok oldu.

Peki Yapay Zeka Hayatı Nasıl Kolaylaştırıyor?​

Yapay zekanın avantajları saymakla bitmez. Ama birkaç tanesi var ki, gerçekten günlük hayatımızı kolaylaştırıyor:

• Kişiselleştirilmiş Öneriler: Netflix’in size önerdiği diziler ya da Spotify’daki haftalık çalma listesi... Bunların arkasında yapay zeka var. Bazen öyle bir şarkı öneriyor ki "tam ruh halimi okumuş" diyorsunuz.
• Zamandan Tasarruf: Rutin işler için AI araçları hayat kurtarıyor. Özellikle e-posta düzenlemeleri ya da müşteri hizmetleri chatbotları bu konuda ön sırada.
• Yeni Yetenekler Öğrenmek: YouTube’da AI destekli içerikler sayesinde kodlama ya da yabancı dil öğrenmek artık eskisinden daha erişilebilir.

Tabii ki yapay zeka bu kadar mükemmel değil. Mesela geçenlerde bir chatbot’la sohbet ederken öyle garip cevaplar verdi ki, "Bunu bir insan mı yazdı acaba?" diye sorguladım. İşte o zaman fark ettim ki yapay zeka mükemmel bir araç, ama hâlâ bir insanın sezgisiyle yarışamıyor. (En azından şimdilik!)

Gelecekte Bizi Neler Bekliyor?​

2025’te yapay zeka artık sıradan bir teknoloji olacak, buna eminim. Her sektörde, her cihazda bir şekilde karşımıza çıkacak. Evdeki buzdolabımızdan kullandığımız uygulamalara kadar her şeyde bir yapay zeka dokunuşu olacak gibi görünüyor. Ama burada benim asıl merak ettiğim şey şu: Biz bu kadar çok otomasyona alıştıkça, insani yönümüzü unutur muyuz?

Mesela, yapay zeka sayesinde işleri hızla halletmek çok güzel, ama bir şeye emek vermenin ve onunla gurur duymanın yeri bambaşka, değil mi? Umarım bu teknolojiyi kullanırken dengeyi koruyabiliriz. Çünkü yapay zeka bize rehberlik etmek için burada, ama insani dokunuşlarımızı tamamen ortadan kaldırmamalı.

Son olarak, yapay zeka sizin hayatınıza nasıl dokunuyor? Benim gibi bazen "Ne kadar akıllıca bir sistem!" deyip bazen de "Yok ya, bu hâlâ benim işimi yapamaz!" diye düşündüğünüz oluyor mu? Yorumlarınızı gerçekten merak ediyorum.